Bir kimsenin ölenin borcunu üstlenmesi


344

(19679) Numaralı fetvanın ikinci sorusu: Soru 2: Borçlu olarak ölenin kardeşi ve yakınları ölenin borcunu ödemek isterlerse, ancak borcu ödeyebilecek kadar malları yoksa, bu akrabaların, ölenin borcunu ödemeyi üstlenmesiyle, ölenin zimmeti beri olur mu? Bu konuda bizi bilgilendirmenizi istiyoruz.


2: Bir kişi ölenin borcunu üstlendiğinde ister ödeyebilecek durumda olsun, ister hemen alacaklara ödesin, ölenin zimmeti beri olur ve borç ondan sakıt olur. Ancak borç hak sahiplerine verilmediği sürece zimmeti beri olmaz. Cabir'in (r.a.) rivayet ettiği bu hadis buna delil olmaktadır. Câbir (r.a.) şöyle demiştir: Bir adam vefat etti. Onu yıkadık. Ona Hânût sürdük. Onu kefenledik. Daha sonra Rasûlüllah (s.a.s.)'ın yanına getirdik. "Ey Alla'ın Rasûlü üzerinde namaz kılacakmısın?" dedik. Bir kaç adım att. Sonra ""Bunun borcu var m?" dedi. Biz "iki dinar" dedik. O da namaz kılmadan dönüp gitti. Ebû Katâde bu iki dinarı üstlendi. Rasûlüllah'ın (s.a.v.) yanına geldik. Ebû Katâde: "Bu iki dinarı ben üstleniyorum." dedi. Rasûlüllah (s.a.v.) "Alacakların hakkı sana aittir. Ölen şahıs bu iki dinardan beridir." dedi. Ebû Katâde: "Tamam" dedi. Rasûlüllah (s.a.v.) ölenin cenaze namazını kıldırdı. Bir gün sonra Ebû Katâde'ye "İki dinar ne oldu." dedi. Ebû Katâde "Daha dün vefat etti." dedi. Rasûlüllah diğer gün tekrar sordu. Ebû Katâde "Ödedim." dedi. Rasûlüllah (s.a.v.) "Şimdi ölü rahat etti." dedi. İmam Ahmed, Müsned'inde rivayet etmiştir. (c.3 s. 330) Ebû Dâvûd ve Nesâî de benzer bir şekilde rivayet etmişler. (Bölümün numarası 7; Page No. 222) Başarı Allah'tandır! Allah, peygamberimiz Muhammed'e, âline ve ashâbına salât ve selâm etsin.





Tags: