(5726) no'lu fetvanın üçüncü sorusu:
Soru 3:
Fas ve Şamlılar için el-Cuhfe ihram yeridir. Biz el-Cuhfe'nin Cidde gibi denizin kıyısında olduğunu biliyoruz. Daha sonra deniz onu içine aldı. Bu Peygamberimizden önce mi oldu yoksa sonra mı oldu?
Sahih hadislerden bildiğimiz kadar el-Cuhfe Şam ve Faslılar için Mikat yeridir. Bununla birlikte Faslılara Orta Sudan ve Kongo gibi Ekvator hattındaki diğer yerler de dahil midir?
Yoksa bunlar Cidde'de ihrama girebilirler mi? Çünkü buradan geçiyorlar. Yoksa denizde mi ihrama girmeleri gerekiyor? Çünkü Cuhfe şuanda deniz içerisinde yer almaktadır.
Cevap 3: Hz. Peygamber (s.a.v.) hac ve umre için mikat yerlerini belirlemiştir. Buhari ve Mülim'in İbn Abbas'tan naklettikleri hadiste şöyle denilmektedir:
Resûlüllah (s.a.v.), Medîneliler için Zülhuleyfe'yi, Şamlılar için el-Cuhfe'yi, Necidliler için Karn-ı Menâzil'i ve Yemenliler için Yelemlem'i mikat olarak belirledi. Buralar, onlar için ve onların dışında o taraftan gelen hacca ve umreye niyet eden diğer yolcuları için mikat yeridir. Bunun dışındakiler bulundukları yerden ve hatta Mekkeliler Mekke'den ihrama girerler.
Başka bir rivayette;
Bunların dışında olanlar bulundukları yerden ihrama girerler, hatta Mekkeliler de Mekke'den ihrama girerler.
(Bölümün numarası 11; Page No. 133)
Hacca veya Umreye niyet etmiş bir Müslüman'ın ister oranın yerlisinden olsun veya olmasın Mikat sınırından geçerken ihrama girmesi gerekir. Çünkü hadiste şöyle denilmiştir:
Buralar, onlar için ve onların dışında o taraftan gelen hacca ve umreye niyet eden diğer yolcular için mikat yeridir.
Bu Mikat sınırında olup da Hacca veya Umre'ye niyet edenler ise ister hava-deniz yolu ile olsun ister kara yolu ile olsun geçtikleri ilk Mikat yerinde ihrama girmeleri gerekmektedir.İsterse aslen Mikatı el-Cuhfe olsun yine oradan geçtiği anda ihrama girmesi gerekir.
Başarı Allah'tandır! Efendimiz Muhammed'e (s.a.v.), âilesine ve sahabesine salât ve selam olsun.