(17393) no'lu fetvanın ikinci sorusu:
Soru 2 :
(Bölümün numarası 14; Page No. 178)
Mısır'ın bazı köylerinde tarım arazilerini rehin verme âdeti yaygınlaşmaktadır. Şöyle ki: Nakit ihtiyacı olan biri, parası olan başka birinden nakit borçlanıyor. Buna karşılık alacaklı, borçlunun tarım arazilerini rehin olarak alıyor. Araziyi rehin alan alacaklı, onun meyveleri ve gelirlerinden yararlanıyor. Asıl arazi sahibi ise arazinin gelirinden hiçbir şey almıyor. Tarım arazisi, borçlu borcunu ödeyene kadar alacaklının kullanımında kalıyor. Buna göre tarım arazilerini rehin vermenin hükmü nedir? Arazilerin gelirlerinden yararlanmak helal midir? Haram mıdır?
Cevap 2 : Para cinsinden borç veren alacaklı, borçlusuna, alacağına karşılık herhangi bir menfaat şartı koyamaz. Zira Hz. Peygamber'in (s.a.v.)
Fayda getiren her borç faizdir.
buyurduğu rivayet edilmiştir. Alimler bu konuda fikir birliği etmişlerdir. Soruda belirtildiği gibi borçlunun rehin verdiği araziden alacaklının, alacağına karşılık yaralanması da böyledir. Eğer alacağı para cinsindense, alacağının ödenmesini beklerken toprağın gelirini alıp bundan yaralanması caiz olmaz. Çünkü rehinden maksat nakdi ya da ayni borcun ödenmesini teminat altına almaktır. Yoksa borca ya da borcun gecikmesine karşılık rehinden yararlanmak değildir. Başarı Allah'tandır! Allah, Peygamberimiz Hz. Muhammed'e (s.a.v.), âilesine ve sahabelerine salât ve selam etsin.