Veli


220

Veli (1623) Numaralı fetva: Soru: Zeyd b. Harise'nin daha sonra Resulullah (s.a.v.)'in evlendiği Hz. Zeynep ile olan evliliğinin aslı nedir, nasıl başlamış, nasıl bitmiştir? Çünkü bazı Arap ülkelerinde yaşayan bir kısım insanların, Resulullah (s.a.v.)'in Hz. Zeynep'e aşık olduğunu ve buna benzer durumlar yaşandığını söylediklerini duydum. Aslında bunu size yazmaya gönlüm razı değil fakat bu konuda beni bilgilendirmenizi rica ediyorum.


Cevap: Zeyd, Harise b. Şerahil el-Kelbi'nin oğlu, Resulullah (s.a.v.)'in azatlı kölesidir. Resulullah (s.a.v.) onu önce azat etmiş, sonra da evlat edinmiştir. Bunun ardından Zeyd, Zeyd b. Muhammed diye çağrılmaya başlanmıştır. Ta ki şu ayet ininceye kadar: Onları (evlat edindiklerinizi) babalarına nisbet ederek çağırın. Bundan sonra o yine Zeyd b. Harise diye anılmıştır. Zeynep'e gelince, o da Riyap el-Esediyye'nin kızıdır. Annesi Resulullah (s.a.v.)'in halası Ümeyme binti Abdülmuttalib'tir.Hz. Zeyd ve Hz. Zeynep'in evlilikleri ise şöyledir: Hz. Zeyd Resulullah (s.a.v.)'in azatlı kölesi ve evlatlığı olduğu için, Peygamberimiz onun velisi de oluyordu. Böylece Hz. Zeynep'i Zeyd ile nişanladı. Fakat Hz. Zeynep, soy olarak Hz. Zeyd'den daha üstün olduğunu söyleyerek bu evliliği reddetti. Ve Allah Te'âlâ bu konuda şu ayeti indirdi: Allah ve Resûlü bir konu hakkında hüküm verince, inanmış bir erkek ve kadının kendiliklerinden seçme hakkı yoktur. Her kim Allah ve Resûlüne karşı gelirse, apaçık bir sapıklığa düşmüş olur. Bu ayet üzerine Hz. Zeynep emre itaat etti ve Hz. Zeyd ile evlendi. Ve onunla bir yıl yaşadı. Sonra aralarında eşler arasında yaşanabilecek bazı problemler meydana geldi. Hz. Zeyd, ikisi de Resulullah'a yakın olduklaları için durumu Peygamberimiz'e bildirdi. Sonuçta Hz. Zeyd onun azatlı kölesi ve evlatlığı, Hz. Zeynep ise, halası Ümeyme'nin kızıydı. Hz. Zeyd eşini boşamak istediğini Resulullah (s.a.v.)'e söylediğinde, Peygamber efendimiz eşini boşamamasını, (Bölümün numarası 18; Page No. 139) sabretmesini tavsiye etti. Aslında o, vahiy yoluyla onların boşanacaklarını ve Hz. Zeynep ile kendisinin evleneceğini biliyordu. Fakat insanların oğlunun karısıyla evlendi diye Efendimiz'i ayıplamalarından çekiniyordu. Çünkü bu, cahiliye devrinde yasaktı. Bunun üzerine Allah Te'âlâ Resulullah (s.a.v.)'i şöyle uyardı: (Resûlüm!) Hani Allah'ın nimet verdiği, senin de kendisine iyilik ettiğin kimseye: Eşini yanında tut, Allah'tan kork! diyordun. Allah'ın açığa vuracağı şeyi, insanlardan çekinerek içinde gizliyordun. Oysa asıl korkmana lâyık olan Allah'tır. Yani: "- Allah en iyisini bilir- sen Allah'ın sana bildirdiği şeyi gizliyordun. Çünkü sen Hz. Zeyd'in Hz. Zeynep'ten boşanacağını, Hz. Zeynep ile Allah'ın emrini yerine getirmek ve hikmeti gerçekleştirmek için senin evleneceğini bilmekteydin. Yine insanların seni ayıplamalarından çekiniyordun. Oysa ki Allah Te'âlâ, çekinilmeye en layık olandır. Sen Allah'ın sana vahyettiği şeyi, Hz.Zeyd ve Hz. Zeynep'in evlilikleri ile ilgili durumu, insanların ayıplamalarına aldırmadan ilan et."Resulullah (s.a.v.)'in Hz. Zeynep ile evliliğine gelince; Peygamberimiz onunla, boşanma iddeti bittikten sonra nişanlandı. Ve ne veli, ne de şahit olmadan bizzat Cenab-ı Allah tarafından nikahları kıyıldı. Resulullah (s.a.v.), tüm mü'minlerin velisidir. Hatta mü'minler için kendi canlarından daha üstündür. Nitekim Allah Te'âlâ şöyle buyurmuştur: Peygamber, mü'minlere kendi canlarından daha yakındır. (Bölümün numarası 18; Page No. 140) Bu evlilikle Allah Te'âlâ, cahiliye devrinde uygulanan evlat edinme adetini kaldırmış, evlat edinilmiş olan çocukların boşadığı eşleriyle evlenmeyi müslümanlara bir rahmet ve onlardan sıkıntıyı gidermek amacıyla helal kılmıştır. Resulullah (s.a.v.)'in Hz. Zeynep'i bir örtü arkasından görmesi, ona karşı kalbinde muhabbet ve fitne belirmesi, bunu Hz. Zeyd'e bildirdiğinde, onun da düşündükten sonra Resulullah'ın evlenmesi için Hz. Zeynep'i boşaması gibi rivayetlerin hepsi, asılsızdır. Peygamberler her işlerinde en iyisini yapanlardır, en iffetli olanlar, en yüce ahlaka sahip olanlardır. Ve insanların en şereflisi olan kişilerdir. Sonra, Hz. Zeynep'i bizzat Resulullah (s.a.v.) Zeyd (r.a.) ile nişanlamıştır. Hz.Zeynep onun hala kızıdır. Velev ki böyle bir şey olsaydı baştan böyle bir evliliği kabul etmez, kendisi evlenirdi. Ki, özellikle de Hz. Zeynep bu evliliği ayet ininceye kadar reddetmiştir. Bu, Allah Te'âlâ'nın bir hükmüdür. Cahiliye adetlerinini kaldırmak için emredilmiştir. İnsanlara merhamet ve onları hafifletmek amacı taşımaktadır. Allah Te'âlâ'nın şu ayetinde olduğu gibi: Zeyd, o kadından ilişiğini kesince biz onu sana nikâhladık ki evlâtlıkları, karılarıyla ilişkilerini kestiklerinde (o kadınlarla evlenmek isterlerse) müminlere bir güçlük olmasın. Allah'ın emri yerine getirilmiştir.(37)Allah'ın, kendisine helal kıldığı şeyde Peygamber'e herhangi bir vebal yoktur. Önce gelip geçenler arasında da Allah'ın âdeti böyle idi. Allah'ın emri mutlaka yerine gelecek, yazılmış bir kaderdir.(38)O peygamberler ki Allah'ın gönderdiği emirleri duyururlar, Allah'tan korkarlar ve O'ndan başka kimseden korkmazlar. Hesap görücü olarak Allah (herkese) yeter.(39)Muhammed, sizin erkeklerinizden hiçbirinin babası değildir. Fakat o, Allah'ın Resûlü ve peygamberlerin sonuncusudur. Allah her şeyi hakkıyla bilendir. (Bölümün numarası 18; Page No. 141) Başarı Allah'tandır! Allah, peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.)'e, âilesine ve sahabesine salât ve selam etsin.




Tags: