(Bölümün numarası 12; Page No. 240) (5981) no'lu fetvanın birinci sorusu:
Soru 1: Burada bazı gençler şöyle diyorlar: İnsanlar arasında ihtilaf çıkmaması için bazı sünnetleri yerine getirmememiz gerekiyor. Örneğin: (Namazda) elleri kaldırmak, elleri bağlamak veya istirahat için oturuş. Yine şunu söylüyorlar: İslam'da öncelikler vardır. Bunun dışındakiler ise tali meselelerdir. Bunlar davetçinin hayatındaki asıl meseleler değildir. Özellikle de İstirahat oturuşu meselesi.. Daha sonra şöyle gerekçelendiriyorlar: Eğer sen asli olmayan bir sünneti tatbik edersen daha sonra diğer müslümanlar bunu yadırgarsa bu durum fitneye yol açar. Yine şunları delil olarak gösteriyorlar: " Fitne öldürmekten daha şiddetlidir.", "Fitneyi kim uyandırırsa Allah ona lanet eder". Bununla birlikte Peygamberimiz (s.a.v.) ise özellikle ihtilaf zamanından sünnetine uymamızı emretmiştir.Nitekim el-Urbaz b. Sariyed'en nakledilen bir hadiste Hz. Peygamber (s.a.v.) şöyle demiştir:
Sizden kim benden sonra yaşarsa, pek çok ihtilaflar görecektir. Dolayısıyla benim sünnetime ve benden sonra Raşid halifelerin sünnetine sımsıkı sarılınız.
...Hadis devam ediyor.
Cevap 1: Öncelikle Hz. Peygamberin, Yemen'e giden Muaz'a olan tavsiyelerini dikkate alıp ona göre davette, öncelikli yapılması gereken şeylerden başlanması gerekir:
Sen, Ehl-i kitap bir kavme gideceksin. Onları ilk önce, Allah'tan başka ilah olmadığına ve Hz. Muhammed'in Allah'ın Rasûlü olduğuğna şahadet etmeye çağır. Eğer onlar, buna uyarlarsa onlara, Allah'ın, her gündüz ve gecede beş vakit namazı onlara farz kıldığını bildir. Eğer buna da uyarlarsa, Allah'ın, zenginlerinden alınıp, fakirlerine verilmek üzere onlara zekatı farz kıldığını bildir.
Hadisi oku (bak).
Hadisin sıhhati üzerinde ittifak edilmiştir.
(Bölümün numarası 12; Page No. 241) Soruda da geçtiği üzere, davetçi ihtilafa yol açacak tali sünnetlerle meşgul olmamalıdır. Çünkü burada ictihadi bir durum söz konusu olduğu için kolaylık tercih edilmelidir. Davetçi müslümanlar arasında iken onlara şer'i hükümleri, vacipleri, müstehabları, haramları, mekruhları ve mübahları anlatması gerekiyor. Bununla birlikte bazılarının, yaptıklar ve söyledikleri şeylerde kitaptan ve sünnetten delil getiriyorsa bu konuda onlara muhalefet etmesinde bir beis yoktur.İkinci olarak: İnsanlar elinden geldiğince sünnete tabi olmaları gerekir. İşlerinde, davranışlarında ve ibadetlerinde örnek olmalıdırlar. Davetçi davet ettiği insanlara ameli ve kavli ile asılda ve furuda örnek bir Müslüman potresi çizmelidir. Başarı Allahtandır! Allah, Peygamberimiz Muhammed'e (s.a.v.), âilesine ve sahabesine salât ve selam etsin.
Kuran
Kuran Tilavetleri
Fıkhı
Tevhid
Selefi davetin usûlü...
