Kafirin cenazesini teşyi' etmek
(2612) no'lu fetvanın üçüncü sorusu:
Soru 3: Siyasi bir taklit olan ve üzerinde ittifak edilen bir örf haline gelen kafirlerin cenazelerinde bulunma konusunda Allah'ın hükmü nedir?
Cevap 3: Kafirlerden cenazelerini defnedecek bir kimse bulunursa, müslümanların, onların defnini üstlenmeleri, onların defninde kafirlere iştirak etmeleri ve onlara yardım etmeleri yahut siyasi adetlerle amel ederek cenazelerinin teşyiinde bulunmaları doğru değildir. Zira bu, ne Resûlüllah'tan (s.a.v.) ve ne de Hulafa-i Raşidin'den bilinmemektedir. Bilakis Resûlüllah (s.a.v.), Abdullah b. Übey b. Selul'ün kabri başında durmayı
nehyetmiştir.
Bu onun küfrüne delil gösterilmiştir. Allah Te'âlâ şöyle buyurmuştur:
Onlardan ölmüş olan hiçbirine asla namaz kılma; onun kabri başında da durma! Çünkü onlar, Allah ve Resûlünü inkar ettiler ve fâsık olarak öldüler.
Ancak onlardan onu defnedecek bir kimse bulunmazsa, Peygamber'in (s.a.v.) Bedir'de öldürülenlere ve öldüğü zaman amcası Ebu Talib'e yaptığı gibi,
müslümünlar
onu
defnederler.
O öldüğü zaman Hz. Ali'ye şöyle
demişti:
git,onu toprağa ver
Başarı Allah'tandır! Efendimiz Muhammed'e (s.a.v.), âilesine ve sahabesine salât ve selam olsun.