Kafirle anlaşma yapmak


242

(19653) no'lu fetva: Soru : Bir akrabamın yanında Sih dinine mensup bir Hintli işçi çalışmaktadır. Bununla dört yıllığına antlaşma yapmıştır. İki sene geçtikten sonra işçinin, buradan kazandığı parayı ülkesine kendi memleketinde inşa edilen Sih tapınağı için gönderdiğini duyduk. Biz bu durumu kefiline bildirdik ve bu anlaşmayı fesh etmeye karar verdik. Fakat daha sonra bir arkadışımız şu ayeti hatırlattı: (Bölümün numarası 14; Page No. 388)  Ey iman edenler! Akitleri (ne gereğini) yerine getiriniz. Bize bu konuda yol göstermenizi istiyoruz. Allah sizi korusun ve gözetsin.


Cevap: Bu anlaşmayı iptal etmeniz ve müslüman bir işçi çalıştırmanız gerekiyor. Çünkü müslümanı çalıştırmakla ona dünyasında ve ahiretinde yardımda bulunmuş olursunuz. Yine müslümanları kafirler karşısından güçlü kılmış olursunuz. Ayrıca Arap Yarımadası'na kafirlerin gelmesi caiz değildir. Hristiyan, yahudi, mecusi ve putperest kafirlerle iş yapmaya ve onlar ile bir arada olmaya gelince, bunun zararı büyüktür. Çünkü onların batıl inançları müslümanlar arasında yayılma tehlikesi vardır. Yine onlarla iş yapılmakla bir nevi onların dinlerine yardımcı olunmuş olunuyor.Yine kafirlerin ekonomisi güçlenmiş oluyor ve onların müslümanlara karşı hazırlamış olduğu planları hayata geçirmiş olunuyor.Nitekim sahih bir hadise göre Hz. Peygamber (s.a.v.) kafirlerin Arap Yarımadası'nın dışına çıkarılması tavsiye edilmiştir: Vefatı anında üç şeyi vasiyet etti ve şöyle buyurdu: Müşrikleri Arap Yarımadasından çıkarın. Buharî bu hadisi, İbn Abbas'tan rivayet etmiştir. Nitekim yine Efendimiz (s.a.v.) Yahudileri Medine'den çıkarmış ve onların Medine'de yaşamalarına izin vermemiştir. Daha sonra onları Haybere sürmüştür. Hayber fethedilince zaruriyetten orada yaşamalarına izin verilmiş ise de daha sonra Hz. Ömer zamanında Müslümanlar güçlenince onları Hayber'den sürmüş ve Arap Yarımadası'nın dışına çkarmıştır. (Bölümün numarası 14; Page No. 389)  Kafir ile yapılan anlaşmanın devam ettirilmesi caiz değildir. Sürenin bitimine kadar beklemesi de caiz değildir. Yine zannedildiği gibi bu akit, şu ayetin kapsamına girmez: Ey iman edenler! Akitleri (ne gereğini) yerine getiriniz. Bu ayette bahsedilen akit, kul ile Allah arasında veya Allah'ın kullarının arasında meşru kıldığı akittir. Bu akitlere uyması gerekir, fakat aksi olursa uyması caiz değildir. Allah'ın Kitabına ve Peygamberin (s.a.v.) Sünnetine uyması durumunda uyulması gerekir, Allah'ın kitabına ve Peygamberin (s.a.v.) Sünnetine uymaması halinde ise bu uygun olmaz. Başarı Allah'tandır! Allah, peygamberimiz Muhammed'e (s.a.v.), âilesine ve sahabelerine salât ve selam etsin.





Tags: