(17009) Numaralı fetva:
Soru: Benim yaşımda 24 yaşında bir genç var. Bu genç hıristiyandı. Yüce Allah onu sevdiğine ve razı olduğuna muvaffak kıldı ve Mısır'da
islam dinini kabul etti, anne-babasını, karısını ve üç yaşındaki oğlunu terk etti.
(Bölümün numarası 19; Page No. 27) İstikbalini kazanmak için yurt dışına gitti. Fakat annesinden mektuplar alıyor. Ona para yolluyor. Kendisi bunun sıla-i rahim olduğunu söylüyor. Sorum şudur: Bu kişinin hıristiyan olan annesi ile mektuplaşması ve ona bakması caiz midir? Müslüman kardeşimiz karısı kabul eder İslam'a girer ve ona dönerse karısına dönüp dönemeyeceğini soruyor. Bu durumda yeni bir evlenme akdi mi gerekir, yoksa ilk yapılan nikah akdi geçerli midir? Karısı müslüman olmayı reddettiği ve onunla birlikte yaşamayı kabul ettiği taktirde bir müslümanın bir hıristiyanla evlenmesi caiz midir? Peki çocukların durumu nedir? Onlar bu durumda müslümanlar mıdır, yoksa hıristiyanlar mıdır? Bu kardeşimiz ilk karısı İslam'ı reddederse bir müslüman kadınla evlenmekte ısrarlıdır. Biz ise çocuk yüzünden eşine dönmesi konusunda ısrar ediyoruz. Şu andan bu karı-koca boşama olmaksızın dört seneden beri ayrıdırlar. Bize bu mesele hakkında bilgi verirseniz memnun oluruz. Allah da sizin ilminizi arttırsın.
Cevap: Birinci olarak: Bir evladın kafir olan annesine bakması dinen vaciptir. Dolayısı ile onun annesi ile iyi geçinmesi, ona iyilik etmesi ve gücünün yettiği kadarıyla ondan ilişkisini kesmemesi gerekir. Bu konuda Yüce Allah şöyle buyurmuştur:
Eğer onlar seni, hakkında bilgin olmayan bir şeyi (körü körüne) bana ortak koşman için zorlarlarsa, onlara itaat etme. Onlarla dünyada iyi geçin.
Hz. Peygamber de Esma kendisine müşrik olan ve gelen annesinin durumunu sorup "onunla sıla-i rahim yapacak mıyım?" diye sorunca
ona şu
cevabı vermişti: Ey Esma! "Annenle ilişkini kesme" buyurmuştur.
(Bölümün numarası 19; Page No. 28) İkinci olarak: Koca müslüman olur, bir süre sonra da kadın müslüman olursa bunlar, eski nikah akitleri üzere kalırlar. Akitlerini yenilemeye gerek yoktur. Üçüncü olarak: Kadın hıristiyan olup islam'a girmekten kaçındığı takdirde kocanın onunla birlikte evlilik hayatını sürdürmesi caizdir. Çünkü esas ilke şudur: Bir müslüman erkek, muhsana (iffetli) olan bir hıristiyan kadınla evlenebilir. Dördüncü olarak: Çocuklara gelince; onlar anne-babadan hangisinin dini daha hayırlı ise ona tabi olurlar. Karı-kocadan biri müslüman olduğu takdirde küçük yaştaki tüm çocukların müslüman olduklarına hükmedilir. Çünkü küçük çocuk, anne-babadan dini daha hayırlı olan hangisi ise onun dinine tabi olur. Başarı Allah'tandır! Allah, peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.)'e, âilesine ve sahabesine salât ve selam etsin.