(16551) Numaralı fetva:
Soru : Aşağıdaki meseleye dair görüşünüzü ve öğüdünüzü istirham ediyoruz:# Kendi ülkesinde, üniversitede okuyan yirmi iki yaşındaki Libyalı bir kız; arkadaşımız, dostumuz, otuz beş yaşlarında, evli, dindar, ahlaklı bir Mısırlı doktora aşık olmuş. Doktorun Mısır'da bir eşi ve okuyan üç çocuğu var. Bunlar yaz tatillerinde Libya'ya geliyorlar. Doktorun beyanına göre, doktor, kızı tanımıyor, şu ana kadar hiç görmemiş, onunla hiç bir münasebeti olmamış. Tüm bunlara rağmen kız, bir süredir doktorla evlenmeyi çok istiyor. Hatta kısa bir süreliğine olsa dahi olsa. # Doktor dostumuz, ailesinin maddi manevi olarak düzenini korumak, mevcut eşine zulmetmiş olmamak için bu fikre sıcak bakmıyor. Ancak bu durum kızı çok üzüyor. Doktoru bu işe teşvik için, durumunun iyi, ailesinin soylu olması dolayısıyla, ona, evliliğin bütün masraflarını ve geçimi üstlenmeyi teklif ediyor. # Doktora bir aracı vasıtasıyla şu iki teklifi sunuyor. Bunların ne kadar meşru oldukları konusunda görüşünüzü istirham ediyoruz: #Birinci teklif: Doktor aile düzenini korusun diye Libya'da bulunduğu sürece, kendisene gizli evlenmeyi teklif etmiş. Dönüş zamanı belli olmadığı için, iş şartlarına göre, ister bir, ister iki, ister üç veya daha fazla sene sonra, Libya'da işi sona erip memleketine döneceği zaman boşama şartıyla, #Bu evlilik şeran caiz mi? Yoksa şeran haram olan mut'a evliliği mi?
İkinci teklif: Doktor onunla şartlı evlenecek. Yani bir müddet sonra durum gözden geçirilecek, şayet yaşamlarından ikisi de memnun kalırlarsa ve kendisi doktorla doktorun ülkesine gitmek isterse tazminat olarak birinci eşe bir miktar para ödeyecek. Öderse evlilik Allah'ın dilediği müddet devam edecek. Ödemezse kız ülkesinde kalacak, evlilik sona erecek. Bu şartlara göre bu evlilik şeran caiz mi, geçerli mi?
(Bölümün numarası 18; Page No. 443)
# Bu arkadaşımız bize bir mektup gönderdi. Problemin çözümü için zat-ı âlinizden başka bir görüşü de kabule hazır olduğunu ifade ile birlikte birinci ve ikinci tekliflerin ayrı ayrı şeri hükmünü ve kendilerine neyi öğütleyeceğinizi soruyor. (Bölümün numarası 18; Page No. 444) # Kızın, kendisiyle evlenme konusundaki bu aşırı arzusuna karşılık vermediğinde kendisi için bir vebal söz konusu mu? # Bu kızla evlendiği takdirde, değerli, dindar, sevgili ve eşine itaatkar bir hanım olan mevcut eşine zulmetmiş olur mu? # Allah sizleri muvaffak eylesin, cümlemizi sevdiği ve razı olduğu hususlara hidayet etsin. Ve's-selamu aleykum ve rahmetullah.
Cevap: Birinci olarak: Birinci teklif, kocanın yolculuğuna kadar sürecek bir evliliktir. Bu caiz değildir. Zira, nikah zamanını kocanın yolculuğu ile tahdit ettiği için bu bir çeşit mut'a nikahıdır. İkinci teklife gelince nikahın devamını durum değerlendirmesine bağladığı için o da geçerli değildir. Zira nikahta asıl olan devamlılığın kast olunmasıdır. Bu durum ise buna aykırıdır. # İkinci olarak: Doktorun, kadının evlenme talebine cevap verme mecburiyeti ve herhangi bir vebali yoktur. Ancak kendisi onunla evlenmede bir fayda görür ve bununla kendisinin ve o kadının iffetini korumaya niyet eder, salih evlat sahibi olmayı ve evliliği sürdürmeyi kast ederse, bu niyetinden dolayı Allah'ın kendisini mükafatlandırması umulur.Üçüncü olarak: Allah Te'âlâ çok eşliliğe müsaade ettiği için mezkur evlilikte birinci eşe bir zulüm söz konusu değildir. Zira Yüce Allah şöyle buyurmuştur:
beğendiğiniz (veya size helal olan) kadınlardan ikişer, üçer, dörder alın.
(Bölümün numarası 18; Page No. 445) Başarı Allah'tandır! Allah, peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.)'e, âilesine ve sahabesine salât ve selam etsin.