Lakîtin onu evlatlık edinene nisbet edilmesinin hükmü


360

(11923) no'lu fetvanın ikinci sorusu: Soru 2 : 18 yıl önce, bir gün sabah namazı öncesinde, mescide giderken yolda bir beze sarılmış olarak bırakılmış bir bebek buldum. Ağlıyordu ve sesi dikkatimi çekti. Bebeği alıp evime götürdüm. Eşim o zaman hamileydi ve doğum günleri yaklaşmıştı. Eşim henüz doğum yapmadan bu bebeği emzirdi. Allah'ın kudretiyle sütü geldi ve bebek emdi. Çocuğunu doğuruncaya kadar bebeği emzirmeye devam etti. Doğum ile bebeği emzirmeye başladığı zaman arasındaki süre dört gündü. Bu gerçeği herkesten gizledim. Eşim doğum yapınca halk arasında eşimin ikiz doğurduğunu yaydım ki sokakta bulduğum bebekten şüphelenmesinler. Sonra ikizler için doğum belgesi çıkardım. O tarihten beri evlatlarım da dahil bütün herkes bu çocuğu benim oğlum olarak biliyorlar. Kimsenin bunda en ufak şüphesi yoktur. Hayatta dileğim, bana neye mal olursa olsun, bu çocuğun gerçek durumunun bilinmemesidir. Ben sahip olduğum servet konusunda onunla diğer kardeşleri arasında eşit davranmaya hazırım. Kendim orta halli biriyim ve çocuklarımı kavga ettirecek bir servetim yoktur. Sorum şudur: (Bölümün numarası 16; Page No. 13) A: Bu çocuğa hakıkatini gizlediğimden dolayı hakkında günah işledim mi? Bilinmelidir ki yüce Allah'tan, çocuğun gereçeğini bilmemesini umarım. B: Hayattayken bu çocuğa malımdan bir hisse vefat ettiğimden sonra almak şartıyla yazabilirmiyim (malımdan kendisine vasiyette bulunabilirmiyim?), yoksa her şey birakıp öldüğümden sonra varislerden biri olarak yani öz evlatlarım gibi servetime çocuklarımla beraber mirasa ortak olur?


Cevap 2 : Yapmanız gereken, lakît çocuğa gerçeği bildirip sıkıntısını hafifletmeye çalışmaktır. Bu yaşanan ne ilkdir ne de son. Allah'ın dini üzere yaşadıktan sonra bu durumun kendisine bir zararı olmaz. Bunu gizlemen de gerekmez. Kaldı ki bu durumu gizlemen başka bir çok kötülüğe yol açar. Şöyle ki bu gerçek gizlenirse lakît, senin evlatlarından sayılır ve diğer oğulların gibi o da kızlarının, kız kardeşlerin ve teyzelerin asabesi (erkek velisi) olarak görülür, çocuklarından biri olmadığı halde çocuklarınla beraber mirasa ortak olur. Fakat üçte biri veya daha azı oranında malından kendisine vasiyette bulunabilirsin, hayatta iken kendisine bağış yapabilirsin. Kendisine yaptığın bu yardım ve iyiliklerden dolayı elde edeceğin büyük sevap ve ecirle mutlu olmaya çalış. (Bölümün numarası 16; Page No. 14)  Başarı Allah'tandır! Allah, Peygamberimiz Hz. Muhammed'e (s.a.v.), âilesine ve sahabesine slaât ve selam etsin.




Tags: