(16401) Numaralı fetva:
Soru : Badiyetü'l Berek köyü sakinlari olarak bizde biri vefat ettiğinde komşular ve başkaları mezarı kazan insanlara sadaka verenler bulunmaktadır. Bu sadaka, mezarı kazan insanlara ait olmaktadır. Verilen sadaka bir kuzu, hurma ... ila ahir olmaktadır ve vefat edenin malı ya da mirasından değildir. İnsanlar bu sadakayı mezarı kazanlar yesinler diye orada pişirmektedir. Bilinmelidir ki, bu sadaka Allah rızası için bu insanlara verilmektedir. İster sadaka olsun isterse de mezarlıkta pişirme olsun bu işin hükmü nedir? Ayrıca mezarlıkta cenaze ya da farz namazı kılmanın hükmü nedir?
(Bölümün numarası 7; Page No. 377)
Cevap : Soruda belirtildiği şekilde mezar yanında sadaka bidattır. Ret etmek gerekir. Çünkü kitap ve sünnette delili yoktur. Sadece şeriate muhalif olarak cahillerin adetidir. Zira Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:
Her kim işimiz (dînimiz) üzere olmayan bir iş işlerse, o işlediği şey reddolunmuştur.
Ölü için sadaka verme konusunda meşru olan, onu mezarlık dışında ve defin işlemi esnası dışında vermektir. Mezarın yanında meşru olan ise şudur: Onu defnettikten sonra ölüye dua etmek ve hak üzerine sabit olması ile mağfiret dilemektir. Zira Resulullah (s.a.v.) bu şekilde emretmiştir. Mezarlıkta namaz kılmak ise cenaze namazı dışında farz veya nafile hiçbir namaz caiz değildir. Çünkü Resulullah (s.a.v.) kabirlerin mescit edinilmesini ve oralarda namaz kılınmasını yasaklamıştır. Ancak Resulullah’tan (s.a.v.) musallada namaz kılmayı kaçırdığında cenaze namazını mezarlıkta kıldığı sabit olmuştur. Başarı Allah'tandır! Allah, peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.)'e, âilesine ve sahabesine salât ve selam etsin.