Resûlullah'ın (s.a.v.) mevlidinde va'az etmek


438

(Bölümün numarası 3; Page No. 31) (5591) no'lu fetvanın birinci sorusu: Soru 1: Hz. Peygamber'in (s.a.v.) doğum (mevlit) gününde va'az etmenin hükmü nedir?.


Cevap 1: İyiliği emretmek, kötülüğe mani olmak, insanlara dinlerini öğretmek, kalplerini yumuşatacak va'azlarda bulunmak, her zaman meşrudur. Çünkü bu konuda herhangi bir zamanla sınırlandırmaksızın mutlak bir emir varid olmuştur: Allah te'âlâ şöyle buyurmuştur: Sizden, hayra çağıran, iyiliği emredip kötülüğü meneden bir topluluk bulunsun. İşte onlar kurtuluşa erenlerdir. Allah sübhânehü başka bir ayette şöyle buyurmuştur: (Resûlüm!) Sen, Rabbinin yoluna hikmet ve güzel öğütle çağır ve onlarla en güzel şekilde mücadele et! Allah sübhânehü münafıklar ve onların davetçileri hakkında da şöyle buyurmuştur: Onlara: Allah'ın indirdiğine (Kitab'a) ve Resûl'e gelin (onlara başvuralım), denildiği zaman, münafıkların senden iyice uzaklaştıklarını görürsün.(61)Elleriyle yaptıkları yüzünden başlarına bir felâket gelince hemen, biz yalnızca iyilik etmek ve arayı bulmak istedik, diye yemin ederek sana nasıl gelirler!(62)Onlar Allah'ın, kalplerindekini bildiği kimselerdir; onlara aldırma, kendilerine öğüt ver ve onlara, kendileri hakkında tesirli söz söyle. Bundan başka ayetler de mevcuttur.Allah bu konudaki emri mutlak bırakmış ve herhangi bir zamanla sınırlandırmamıştır. Va'az ve irşad faaliyeti de cuma ve bayram hutbeleri gibi -ki bunları Hz. Peygamber'in (s.a.v.) uygulamış olduğu sabittir- bir münkerin görülmesi gibi gerektirici bir durum bulunduğunda yapılmalıdır. Çünkü Hz. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: (Bölümün numarası 3; Page No. 32) Sizden kim bir kötülük görürse onu eliyle düzeltsin. Buna gücü yetmezse diliyle düzeltsin. Buna da gücü yetmezse kalbiyle buğzetsin. Hz. Peygamber'in (s.a.v.) doğum günü, Allah'a yaklaştıracak herhangi bir amelin, va'azın veya irşadın yapılmasına, mevlid kıssasının okunmasına tahsisi gerektiren bir gün değildir. Çünkü Hz. Peygamber (s.a.v.) o gün için böyle bir tahsiste bulunmamıştır. Şayet bu tür amellerin özeelikle o güne mahsus olarak yapılmasında bir hayır bulunsaydı, Hz. Peygamber (s.a.v.) böyle bir şeyi en başka kendis yapar ve titizlik gösterirdi. Fakat böyle bir şey yapmamıştır. Bu da göstermektedir ki; Mevlid gününün vaaz veya mevlid kıssasını okumaya ya da herhangi bir tahsis edilmesi, bidat fiillerdendir. Peygamber (s.a.v.)'in şöyle dediği sabit olmuştur: Kim bizim dinimizde olmayan bir şeyi ortaya çıkarırsa, o merduttur, makbul değildir. Bir diğer rivayette de şöyledir: Her kim işimiz (dînimiz) üzere olmayan bir iş işlerse, o işlediği şey reddolunmuştur. Hz. Peygamber'in (s.a.v.) ashabı da -Allah hepsinden razı olsun- sünneti daha iyi bildikleri ve sünneti uygulamada titiz davrandıkları halde böyle bir uygulamada bulunmamışlardır.Başarı Allah'tandır! Efendimiz Muhammed'e (s.a.v.), âilesine ve sahabesine salât ve selam olsun.





Tags: