(17984) no'lu fetva:
Soru : Allah'ın lutfuyla (sünnete uyarak) sakal bıraktım, elbisemi kısalttım ve sarık bağladım. Fakat garip olan şu ki insanlardan pek çoğu benim bu tarzımı yadsıdı, kefiye ve egal giymeyi bıraktığım için alay ettiler. Sanki kötü veya tuhaf birşey yapıyormuşum gibi bana alaylı ve ayıplayıcı bakışlarla bakmaya başladılar.
Allah Resûlü (s.a.v.) sarık giydi mi? Sarık müekket sünnet midir? Sarık bağlamak yaşadığımız zamana uygun değil midir? Allah Resûlü'nün (s.a.v.) giydiği sarığının özellikleri nelerdir? Beyaz ve siyah renkleri var mıydı? Sarık giydiğimden dolayı günah işlemiş olur muyum? Çevremdekileri sarık bağlamaya teşvik edersem, günah işlemiş olur muyum?Bilgi verirseniz sevinirim. Allah ecrinizi artırsın.
Cevap : Seni doğru yola ileten ve sünnete uymaya muvaffak kılan Allah'a hamd olsun. Zikrettiğin gibi, peygamberlerin sünnetlerinden ve fıtrî özelliklerden olan sakal bırakmak farzdır. Hz. Peygamber (s.a.v.) sakalın tıraş edilmesini ve kısaltılmasını, kafirlere benzemek anlamına geldiğinden yasaklamıştır. Elbisenin kısaltılmasına gelince, burada farz olan elbisenin topuklara kadar kısaltılmasıdır. Topukların altına kadar uzatılması ise haram ve büyük günahtır. Sarık bağlanması, sanıldığı gibi sünnet değil, mubah davranışlardandır. Evla olanı, ülke halkının başlarına giyindikleri kefiye, egal vb. gibi giyim tarzlarına riayet etmendir. Dinin kurallarına bağlı kaldığın ve sünnete uyduğun için insanların seninle alay etmelerine ise aldırma. Allah bizi ve seni dini anlamaya ve peygamberlerin efendisinin sünnetine uymaya muvaffak eylesin. Başarı Allah'tandır! Allah, Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.)'e, âilesine ve sahabesine salât ve selam etsin.
Kuran
Kuran Tilavetleri
Fıkhı
Tevhid
