Tutamadığı mübarek ramazan orucunun kazasını yapan kişinin sabah namazını kılıp uyuduktan sonra ihtilam olması


414

(15627) Numaralı fetvanın ikinci ve dördüncü soruları: Soru 2: Mübarek ramazan ayında tutamadığı orucun kazasını yapan kişi, sabah namazını kılıp yattıktan sonra cünüp yani ihtilam olsa, gusül abdesti alıp orucunu tamamlamalı mıdır, yoksa orucu bırakıp başka bir gün kaza mı etmelidir?


Cevap 2: Kişi farz ya da nafile oruca niyetlenip uyusa ve oruçluyken ihtilam olsa, bu durum orucunu etkilemez. Ancak kendisinden bir sıvı geldiyse ki bu menidir, o zaman namazları için gusül abdesti alması gerekir. Eğer meni görmezse gusül abdesti de almaz. Orucuna gelince, bu oruç sahih, yani geçerlidir. Çünkü ihtilam olmak kişinin elinde olan bir durum değildir. Soru 4: Benim yanımda kalan mülteciler bulunmaktadır. Onlar hastalık sebebiyle oruç tutamıyorlar. Yanımda kalan bu kişiler için fakirleri doyurmak suretiyle kefaret ödenmeli midir? Çünkü onların geçimlerini biz sağlıyoruz. Yoksa bu kişiler Irak'a döndüklerinde mi kefaret ödeyeceklerdir? Cevap 4: Her kim hastalığı sebebiyle ramazan orucunu tutamayacak duruma gelirse, oruç tutmaz. Sonra eğer gücü yeterse tutmadığı oruçlarını kaza eder. Çünkü Allah Te'âlâ şöyle buyurur: Sizden her kim hasta yahut yolcu olursa (tutamadığı günler kadar) diğer günlerde kaza eder. Kronik yani devamlı rahatsızlığı olan kişilere gelince, onlar her gün için bir fakiri yarım sa' yemek miktarında doyurur. Bu miktar ise yaklaşık bir buçuk kiloya denk gelmektedir. Bu kefareti de yanında ya da başka yerde yaşayan fakirlere öder. Başarı Allah'tandır! Allah, Peygamberimiz Muhammed'e âline ve ashâbına salât ve selâm etsin.




Tags: