(8048) no'lu fetva:
(Bölümün numarası 14; Page No. 24) Soru : Yaklaşık beş yıl önce bir çok kimseyle birlikte bir yolculuğa çıkmıştım. Yanımızdaki dövizi bozdurmak istedik ve içlerinden biri bana: "Bu parayı al. Seninkiyle birlikte benim için bozduruver" dedi. Şahsın ne ismini ne de adresini biliyorum. Verilen para 150 Libya Cüneyhi olup 300 Mısır Cüneyhi ediyordu. Sonra paranın sahibi bana gelerek: Hakkımı istiyorum, dedi. Parayı evime harcamıştım ve elimde kuruş yoktu. Senin bende hiç bir şeyin yoktur, dedim ve kendisini dövmekle tehdit ettim. Kaçtı. Şimdi aradan uzun zaman geçti. Bu yaptığıma pişman oldum. Bu yüzden çok kere uykum kaçıyor. Şimdi kendimi bu günahtan kurtarmak istiyorum. Ne ben adamı tanıyorum, ne de adam beni tanıyor. Ne ben onun adresini biliyorum, ne de o benim adresimi biliyor. Bu parayı ne yapayım? Bir yol gösterin. Allah sizi hayırla mükafatlandırsın.
Cevap : Durum zikredildiği gibi ise, iyi yapmamışsın, büyük günah işlemişsin. Bu yüzden tövbe edip af dilemelisin. O paranın sahibini ciddiyetle ve kararlılıkla araştırmalısın. Bulursan helallik iste ve bahsettiğin parayı kendisine teslim et. Bulamazsan, varisini ara ve parayı ona öde. Hiç bir varisini bulamazsan, sevabının sahibine gitmesine niyetlenerek parayı tasadduk ediver. Ondan sonra sahibini ya da varislerini bulursan, olanları kendisine anlatıver. Razı olursa, ne iyi. Razı olmazsa, hakkını kendisine ödeyiver. Bu durumda sadakanın sevabı sana yazılır. Başarı Allah'tandır! Allah, Peygamberimiz Hz. Muhammed'e (s.a.v.), âilesine ve sahabesine salât ve selam etsin.
Kuran
Kuran Tilavetleri
Fıkhı
Tevhid
Meşru olmayan bir yo...
